Ekspresyonizm akımı dışavurumculuk olarak çevrilmektedir. Başta resim ve edebiyat olmak üzere pek çok sanat dalında etkili olmuştur.
Ekspresyonizm 1890'lı yıllardan itibaren etkili olmaya başlamış bir akımdır. Norveçli sanatçı Edvard Munch, Avusturyalı Gustav Klimt, Belçikalı James Ensor gibi sanatçılar bu akımın öncüleri oldu. Ekspresyonistlere göre dış dünya anlamsızdır. Önemli olan dış dünyanın kişide bıraktığı histir ve bunu açığa çıkarmaktır. Bu nedenle dışavurumculuk olarak çevrilebilir.
Ekspresyonizm aslında bir çığlıktır. Edvard Munch'un 1893'te yaptığı Çığlık tablosu da tam olarak bu tarzı yansıtan iyi bir örnek olarak görülebilir.
Ekspresyonizm kelime anlamı
Ekspresyonizm kelimesinin kökeni İngilizceye dayanır. İngilizcede ifade, anlatım anlamına gelen "express" kelimesinden doğmuştur. Bu akım, genellikle duygusal ve içsel deneyimleri ifade etmeye odaklanırken; sanatçı bu duyguları sıradan veya abartılı bir şekilde ifade etmekte özgürdür.
Ekspresyonist sanat eserlerinde, sıkça yıkıcı ve çarpıcı bir şekilde ifade edilen duygular, içsel çatışmalar ve insanın ruhsal dünyası merkezi bir rol oynar. Bu akım, sıkça toplumsal eleştiri, acı, yalnızlık, çılgınlık ve çarpıklık gibi temaları işler. Sanatçılar, gerçekçi temsilden ziyade, resimlerde, heykellerde ve diğer sanatsal eserlerde duygusal ifadenin abartılı ve şekilsel olarak bozulmuş bir şekilde kullanılmasını tercih ederler.
Ekspresyonist ressamlar
Edvard Munch (1863-1944): Norveçli ressam Edvard Munch, "Çığlık" (The Scream) gibi ikonik eserleriyle ekspresyonizmin önde gelen isimlerinden biridir. Sanatı, içsel çatışma, duygusal anlatım ve sembolizm üzerine odaklanır.
Wassily Kandinsky (1866-1944): Rus soyut resmin öncülerinden biri olan Kandinsky, resimlerinde soyut ve duygusal ifadeleri bir araya getirerek ekspresyonist etkiler yaratmıştır. Ayrıca Alman ekspresyonist grup "Der Blaue Reiter" üyesidir.
Ernst Ludwig Kirchner (1880-1938): Kirchner, Alman ekspresyonizminin en tanınmış temsilcilerinden biridir ve Die Brücke grubunun kurucularından biridir. Şehir manzaraları, figürler ve portreler üzerinde çalışmıştır.
Egon Schiele (1890-1918): Avusturyalı ressam Egon Schiele, figüratif çalışmaları ve çıplak portreleriyle tanınır. Sanatı, cinsellik, çıplaklık ve insanın iç dünyasını derinlemesine keşfetme eğilimindedir.
Emil Nolde (1867-1956): Alman ekspresyonist ressam Emil Nolde, canlı renkler ve ifade dolu fırça darbeleri kullanarak peyzajlar ve figüratif çalışmalar yapmıştır.
Karl Schmidt-Rottluff (1884-1976): Die Brücke grubunun üyelerinden biri olan Schmidt-Rottluff, keskin kontrastlar ve güçlü çizgiler kullanarak figüratif ve soyut çalışmalar yapmıştır.
Bu ressamlar, ekspresyonizmin farklı yönlerini ve stillerini temsil etmektedirler. Ekspresyonizm, genellikle duygusal ifade, içsel deneyim ve renk kullanımı üzerinde odaklandığı için çok çeşitli sanatçılar tarafından farklı biçimlerde yorumlanmıştır.
Yorumlar